Uğur Gürses’in yazdığı bir yazının epey tartışıldığını gördüm twitter’da. Şöyle diyor
" Ulaştığım veriler, İşsizlik Fonu’nun elinde tuttuğu Hazine tahvillerinin satılarak kamu bankalarının sermaye benzeri fon sağlamasında kullanıldığını kesinleştirdi."
Linki de burada paylaşıyorum
Kriz var, her türlü kuruluş finansal açıdan risk falan, tamam, burası kesin. Yalnız bu kamu bankalarının üzerinde ekstra bir risk daha var.
Kamu bankaları “bazı” projelerde ihaleyi alanların garantörlüğünü üstlendi. Mesela 3.havalimanı, mesela Çanakkale Boğazı geçiş köprüsü. Muhtemelen kanal İstanbul’da da böyle olacak.
Yazılanlar doğruysa, yapıldığını çıkardığım tercih şu:
“Kriz mriz önemli değil, işten atılanlar aç kalsın. Mega projelerimize zeval gelmesin”
Doğrulanmış bu arada
işsizlik fonu kullanımının çalışanlar yararına yeniden düzenlenmesi gerekirken, fon başka kaynaklara aktarılmış bir de. Şu an işsiz kalacak pek çok insanın güvencesi işsizlik maaşı, işsiz kalırsam bir süre işsizlik maaşıyla idare ederim diye düşünmeyen var mı acaba, hem de kriz koşullarında, işsiz kalma ihtimalini bu kadar yoğun hissederken?
Üstelik şeffaflıktan tamamen uzak, ne yapıldı şimdi bu parayla, kime soruldu da yapıldı? Daha önce de yapılmış bilmem ne. Bu bir açıklama mı şimdi! Aa evet içim rahatladı diyen var mı acaba bu açıklamanın üzerine!
Tam bir soygun, yandaşların kredi batıklarını halkın cebinden karşılıyorlar.
Lanetler!
geliyorum diyen işsizliği mi, azıcık da olsa güvence olan işsizlik fonu’nun yok edilmesini mi dert edinelim, bilemedim 